Süper Lig

Tahkim Kurulu’ndan Oğulcan Çağlayan kararı

 

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Tahkim Kurulu, Galatasaray Kulübü ve Oğulcan Çağlayan’ın yaptığı itirazları karara bağladı. Kurul, oy çokluğuyla itirazların reddine karar verdi.

TFF’den yapılan açıklamada, Galatasaray ve Oğulcan Çağlayan’ın itiraz başvurusunda gerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı gerekse de talimatın ilgili maddesi dikkate alınarak TFF Yönetim Kurulunun verdiği kararda usule, esasa ve talimatlara aykırı bir yön bulunmadığı belirtilerek, Galatasaray ve Oğulcan Çağlayan’ın itirazlarının reddedildiği duyuruldu.

Galatasaray ve Çaykur Rizespor arasında Oğulcan Çağlayan transferinde yaşanan ihtilaf nedeniyle TFF Uyuşmazlık Çözüm Kurulu, Karadeniz kulübü ile sözleşmesini haksız feshettiği gerekçesiyle ocak ayında 25 yaşındaki oyuncuya 6 maç men ve 1 milyon 200 bin avro para cezası vermişti.

TFF Tahkim Kurulu, yapılan itiraz üzerine şubat ayında 6 maç men cezasını 3’e indirmesine rağmen para cezasını onamıştı. TFF, 2021-2022 sezonu öncesi Oğulcan Çağlayan’ın lisansını çıkarmamıştı. Galatasaray Kulübü ve Oğulcan, Bölge Adliye Mahkemesine yaptıkları itirazın reddi sonrası Yargıtay nezdinde temyize gitmişti.

Federasyonun açıklamasında ayrıca şu ifadelere yer verildi:

“Tahkim Kurulu, kararında kulüp yönünden transfer yasağının kaldırılmasına ve kulübün yapacağı ödemelerin durdurulması noktasındaki talebinin ise reddine karar vermiştir. Bu sebeple Tahkim Kurulu kararı doğrultusunda alacak süreci devam etmektedir. Futbolcuyu transfer talep eden kulüp adına tescil ettirebilmesi için borçsuzluk belgesi veya muvafakat belgesi sunması gerektiği belirtilmektedir.”

Tahkim Kurulu’nun TFF’nin internet sitesinde yer alan kararının tam metni şöyle;

“Galatasaray Sportif Sınai ve Ticaret Yatırımları A.Ş. ve Futbolcu Oğulcan Çağlayan’ın TFF Yönetim Kurulu’nun 02.08.2021 tarihli kararına karşı başvuruları incelendi. Galatasaray A.Ş. ve Futbolcu Oğulcan Çağlayan tarafından 03.08.2021 tarihinde olağanüstü toplantı talepli olarak başvuruda bulunulduğu görülmüş, aynı gün başvuru TFF Genel Sekreterliği’ne tebliğ edilmiş ve Hukuk Müşavirliği tarafından sunulan cevap dilekçesi ile taraf teşkili sağlanmıştır. Dosyada Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesinin 06.07.2021 tarihli 2021/2 E. 2021/5 K.Sayılı gerekçeli kararının celbi sağlandıktan sonra yapılan müzakere neticesinde;

– Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesinin 06.07.2021 tarihli 2021/2 E. 2021/5 K. Sayılı kararının “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi AİHM, Ömer Kerim Ali Rıza ile Serkan Akal’ın kararında “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. Maddesinin 1. Fıkrasında yer alan adil yargılanma hakkının Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Tahkim Kurulunun bağımsızlığı ve tarafsızlığı açısından ihlal edildiğine karar vermiştir. AİHM bilhassa TFF’nin yürütme organı olan Yönetim Kurulunun büyük oranda futbol kulübü yöneticilerinden oluştuğunu ve Tahkim Kurulunun teşkilatlanması ile işleyişinde çok güçlü bir etkisi olduğunu tespit etmiştir. TFF mevzuatı da Tahkim Kurulu üyelerini dış baskılardan koruyacak uygun güvenceleri sağlamaktan yoksundur. AİHM, diğer yandan, üç amatör futbolcunun şikayetlerini ise adil yargılanma hakkı (AİHS md. 6) içinde bulundukları hukuki pozisyona uygulanabilir olmadığı için konu bakımından kabul edilemez olduğuna” şeklinde karar vermiştir. Hal böyle iken ; Türkiye Futbol Federasyonu Uyuşmazlıkları Çözüm Kurulu nezdinde, gerekse Tahkim Kurulu nezdinde bu yönde bir itirazda bulunmadıkları gibi hukuki dinlenilme ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiği savını ileri sürmemişler yargı yetkisini benimsemişlerdir. Bu iddianın bilahare ileri sürülmesi çelişkili davranış yasağı ve MK 2. maddesi gereğince dürüstlük kuralı kapsamında değerlendirilmelidir ve anılı hususlara aykırılık teşkil eder. Eldeki uyuşmazlık sözleşmesel nitelikteki Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu Kararı’na ilişkin olup ayrıca bu niteliği itibariyle yargı denetimine de açık olmakla; Tahkim Kurulu’nun yapısı ve oluşumu hukuki dinlenilme ve adil yargılanma hakkının ihlali niteliğinde kabul edilemezTahkim kurulunun oluşum ve faaliyetlerinde kamu düzenine ve yasaya aykırılık bulunmadığı, yazılı ve görsel basında çıkan yorum ve haber içerikli bir kısım yayının kurulun bağımsız ve tarafsız olmadığı şeklindeki ağır hukuki sonuçlar doğuran iddiaya tek başına ve yeterli dayanak olmayıp emsal gösterilen AHİM kararlarının ancak karara konu olay yönünden aykırılığı tespit edip tüm tahkim karar ve heyetleri yönünden geçerli ve bağlayıcı kabul edilemeyeceği değerlendirilmiştir. Öte yandan, tüm dünyada ve ülkemizde yaşanan ağır pandemi koşulları, teknolojik gelişmeler ve e-duruşmaya olanak sağlayan yeni yasal düzenlemeler gözetildiğinde davacıların tahkim kuruluna yaptıkları itirazların video konferans yoluyla yapılmasında ve talep edilmesi üzerine dosyamız davacılarına ek dört günlük cevap süresi verilmesinde savunma hakkını kısıtlayıcı bir yön bulunmadığı, tahkim kurulu yargılaması sırasında cevap veya savunma için yeniden ek süre talebi ve bu talebin reddi halleri bulunmadığı gibi tahkim yargılaması sırasında kurula karşı savunma hakkının kısıtlandığı ve/veya tahkim kurulunun bağımsız ve tarafsız olmadığı yönünde bir itirazda bulunulmadığı, HMK 439/2-f ve ğ maddelerinde düzenlenen iptal sebeplerinin tespit edilmediği anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tahkime elverişli olduğu ve tahkim protokolünün geçerli olduğu, tahkim yargılamasının HMK’nun 407 ve 444 maddelerine uygun olarak yapıldığı, tarafların eşitliği ilkesine ve hukuki dinlenilme hakkına riayet edildiği, savunma hakkının kısıtlanmadığı, kararın tahkim süresi içerisinde verildiği, kararda ve tahkim yargılamasında kamu düzenine aykırı bir durumun bulunmadığı, davacıların uyuşmazlığın esasına yönelik itirazlarının HMK’nun 439. Maddesinde belirtilen iptal sebeplerinden olmadığı, dolayısıyla davacıların hakem kurulu kararına yönelik iptal taleplerinin yerinde olmadığı kanaatine varıldığından; esas ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine TEMYİZ yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir…” Şeklinde olduğu görüldü.

– Tahkim Kurulu 25.06.2021 tarih E.2021/222 K.2021/211 sayılı kararında kulüp yönünden transfer yasağının kaldırılmasına ve kulübün yapacağı ödemelerin durdurulması noktasındaki talebinin ise reddine karar vermiştir. Bu sebeple Tahkim Kurulu kararı doğrultusunda alacak süreci devam etmektedir. PFSTT’nin 14/1-f maddesinde futbolcuyu transfer talep eden kulüp adına tescil ettirebilmesi için PFSTT’nin 12. maddesi gereğince borçsuzluk belgesi veya muvafakat belgesi sunması gerektiği belirtilmektedir. Futbolcu ve Kulüp tarafından başvurunun ekinde böyle bir belge sunulmamıştır. Gerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı gerekse Talimatın 14/1-f maddesi nazara alınarak TFF Yönetim Kurulu kararında usule, esasa ve talimatlara aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından; Galatasaray Sportif Sınai ve Ticaret Yatırımları A.Ş. ve Futbolcu Oğulcan Çağlayan’ın itirazlarının reddine, oyçokluğu ile karar verilmiştir.”

Etiketler
İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı