Galatasaray

Lakabı nereden geliyor: Berlin Panteri

Mustafa Kemal Atatürk’ün kalem müdürü Sabit Şeren’in oğlu olarak 1932 yılında Ankara Keçiören’de dünyaya gelen Turgay Şeren’in ismini de Mustafa Kemal “Türkay” olarak koymuştur. Ancak Galatasaray Lisesi’ndeki Fransız öğretmenleri “Turgay” şeklinde seslendikleri için Şeren, “Turgay” olarak tanınmıştır.

Galatasaray Lisesi’nde futbolla tanışan Şeren’in ilk mevkisi santrafordu. Ancak 15 yaşında A takımla birlikte ilk kez maç yaparken efsaneleşeceği yere, kaleye geçti. Performansıyla hemen fark yaratan Şeren’e ilk lakabı bu dönemde takıldı: Geçilmez kale… Turgay Şeren; Galatasaray kalesini korumaya başladıktan 1 yıl kadar sonra da ilk kez milli takıma çağırıldı ve 1950’de İran’ı 6-1 mağlup ettiğimiz maçta kaleyi korudu.

Galatasaray’ın Avrupa arenasına ilk kez çıktığı 1956-1957 sezonunda, Şampiyon Kulüpler Kupası’nda Romanya’nın Dinamo Bükreş ekibiyle 26 Ağustos 1956’da oynadığı maçta kaleyi koruyan isim de yine Turgay Şeren oldu. Şeren, futbolculuk yaşantısındaki ilk ve tek kırmızı kartı ise 1962 yılında Beşiktaş ile oynadıkları ve 1-1 berabere biten derbi maçta gördü.

Kariyerindeki son resmi maçta, 11 Haziran 1967’de Karşıyaka ile oynanan müsabakada kaleyi koruyan Turgay Şeren, 2 Temmuz 1967’de ligde forma giyen oyuncuların oluşturulduğu karma bir takım ile Galatasaray arasında yapılan jübile maçıyla futbolculuğa veda etti. Turgay Şeren, sarı-kırmızılı forma altında 55 maçta Fenerbahçe’ye karşı görev yaparak, derbi tarihinde en çok maça çıkan oyuncu oldu.

Turgay Şeren, 18 yıllık futbolculuk kariyerinin tamamını Galatasaray’da geçirdi. Efsane kaleci, sarı-kırmızılı forma altında 369 lig, 18’er kupa ve Avrupa kupası maçı olmak üzere toplam 405 karşılaşmada görev yaptı. Şeren, Galatasaray’da 3 İstanbul Profesyonel Lig, 2 Süper Lig ve 3 Türkiye Kupası şampiyonluğu yaşadı.

Turgay Şeren’in futbol kariyerinde ilginç bir anektod daha var. 1959 yılında Arjantin’in River Plate takımı ile anlaşmasına rağmen Galatasaray’ın yüksek bonservis bedeli istemesi nedeniyle Şeren’in bu transferi gerçekleşmedi. Ancak deneme antrenmanları sırasında River Plate forması altında üç hazırlık maçına çıkan Şeren, Güney Amerika’da futbol oynayan ilk Türk oyuncu oldu.

Refleksleri, hızlı karar verebilme özelliği, kalede yer tutmada ustalığı ve attığı uzun mesafeli degajlar sayesinde takımını en doğru şekilde atağa çıkaran Şeren, adeta Türkiye’de kalecilik mevkisinde çığır açtı.

Turgay Şeren efsanesi 17 Haziran 1951’de oynadığı bir milli maçta tam anlamıyla destanlaştı. Berlin Olimpiyat Stadı’nda Türk Milli Takımı dönemin en kuvvetli ekiplerinden biri olan Batı Almanya’yı 2-1 mağlup ederken, Avrupa futbolunun en önemli futbolcularına karşı yaptığı kurtarışlar Turgay Şeren’e “Berlin Panteri” lakabının verilmesine neden oldu.

Almanların o gün forvetinde yer alan efsane golcüsü Fritz Walter de yıllar sonra Turgay Şeren’in performansını “Ben şu kalecinin Berlin’de bizim karşımızda yaptıklarını hayatım boyunca ve ondan sonra hiçbir kalecide görmedim” ifadelerini kullanarak en güzel şekilde özetlemişti…

Bugün ölüm yıldönümü olan “Berlin Panteri”ni sevgi, saygı ve rahmetle anıyoruz…
 

Etiketler
İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı